11 Aralık 2014

MAHREMİYET EĞİTİMİNE DAİR


Sözlük anlamı itibariyle “gizlilik” olarak kısa bir tanımı var mahremiyetin… Mahremiyet eğitimi deyince de gizli olanın korunması, muhafaza edilmesi için yapılan çalışmaları anlıyoruz.

Eğitim -öğretim hayatımda okullarım tarafından böyle bir eğitime tabii tutulmadım. Böyle bir eğitim aile içinde verilirdi bana göre… Fakat okullarımızda (öğretmen bile demek istemediğim) bazı öğretmenlerin bir çok olumsuz durumlarını görmüş ve bundan kimseye bahsedemediğim zamanlar olmuştur. Şu an bunları hatırladığımda bile halen kendimi korku dolu, zifiri karanlık bir yolda tek başıma hissetmeye devam ediyorum. Bundan dolayı düşünüyorum ki bu eğitim aile içinde kalmamalı, okullarda da ciddiyetle verilebilmelidir. Burada da en önemli nokta, bu eğitimin öğretmenler tarafından değil, okul psikolojik danışmanları tarafından verilmesidir. Aksi takdirde öğrencinin ruhunu tehdit eden, sayıları az da olsa aramızda bulunan ahlak dışı öğretmenlerin olumsuz tesirlerini göz ardı etmiş oluruz.

Türkiye’de eğitimlerin en büyük sorunu, bir olgunun nasıl sunulacağı sorunudur. Lisans eğitimlerinde önemli konuların üzerinde durulur fakat bu konuların öğrenciye nasıl aktarılacağı ile ilgili alternatif çalışmalar çok da irdelenmez. Böylece bir konunun öğrenciye mutlaka anlatılmasının önemini kavrarız ama nasıl yapacağımızı bilemeyiz. Teorik bilgimiz ne kadar iyi olursa olsun pratikte bu bilgiyi somutlaştıramadığımız sürece bilginin kullanışlılığı sona ermiş olur. Bu yüzden burada anlatacaklarım, kişisel bir eğitim uygulaması olup, mutlak değildir. Herkesin kendisine göre geliştirebileceği, alternatifler oluşturabileceği bir eğitim her zaman mümkündür.

Mahremiyet eğitimi ailede nasıl verilebilir?
  • Öncelikle ailenin evde geçen her olayı, yaşanan her durumu herkesle paylaşmaması çok önemlidir. Hepimizin bildiği gibi çocuklarımız anlattıklarımızdan çok, yapıp ettiklerimizden daha çok etkilenmektedir. Evde geçen olaylar, eşimizi ve çocuklarımızı ilgilendirir. Ebeveyn olarak kendi anne-babalarımız bile bu dairenin dışında sayılmaktadır. Bu yüzden aile mahremiyetinin korunması çok önemlidir. Günümüzde bir çok evliliğin bitiş noktasına gelmesinin en büyük sebeplerinden biri,  kesinlikle bu ilkenin ihlal edilmesinden kaynaklanmaktadır. Ailelerimiz, bizlerin en önemli desteğidir fakat sınırlarımız net değilse aile içindeki huzursuzluklarımızın sebebi en sevdiğimiz ebeveynlerimiz tarafından oluşur. Bu da kişinin bu olumsuz süreci atlamaması açısından çok daha acı bir durumdur.
  •   Çocuğun altı başkalarının yanında değiştirilmemeli, özellikle tuvalet eğitimi sırasında lazımlık vb. kullanılsa dahi evin her yerinde değil, mutlaka tuvalet ya da banyoda kapalı kapılar ardında bu eğitim verilmelidir. Evde kimsenin olmaması halinde bile buna dikkat edilmelidir. Zira edep duygusunu ancak bu şekilde uyandırılabilir.
  •  Çocuklarımıza banyo yaptırırken, avret bölgelerini elleri ile kapatmaları veya iç çamaşırları üzerlerindeyken yıkanmalarını sağlamamız gerekmektedir.
  • Çocuklarımızın bizimle paylaştıklarını, izinleri olmadan büyükanne ve büyükbabalarına dahi anlatmamalı, onların özel sorunlarını çevremizle paylaşmamalıyız.
  • Çocuklarımızın, ebeveyn yatak odalarına ve diğer kardeşlerinin odasına girerken kapı çalma ve izin isteme davranışlarının pekiştirilmesini sağlamak gerekmektedir.
  • Misafirliğe gidilen yerlerde, çocuğumuzun ev sahibi çocuğun odasına izin alarak girmesi sağlanmalı, oyuncaklarıyla oynamak için izin istemesi desteklenmeli, hiçbir eşya ve dolabı kurcalamaması için gerekli önlem alınmalıdır.
  • Misafirlikten dönerken, çocuğumuzun ev sahibinin eşyası veya oyuncağını almakta ısrar ettiğinde “gerekirse ağlasın” diyerek bu davranışa müsaade edilmemelidir. Ev sahibinin ısrarı bile bu durumu değiştirmemelidir. İnsanların eşyalarını izinsiz kullanmamak, kendi eşyalarını ancak kendisinden izin alan arkadaşlarıyla paylaşabilmesi davranışının kazandırılabilmesi için uğraşılmalıdır. Mülkiyet kavramının yerleşebilmesi ancak bu şekilde mümkün olur.
  • Hem ailede hem de okulda verilmesi gereken en önemli bilgi, vücudun özel bölümleri ile ilgili olmalıdır. Özel bölgeler (dudak, yüz, iç çamaşırının içinde kalan yerler) net bir şekilde açıklanmalıdır. Çocuğun herkese sarılıp öpmemesi ve kimsenin ona sarılıp öpmesine izin vermemesi hususunu hem ahlaki hem de sağlık önlemleri açısından ele alarak çocuğa aktarabilmek yararlı olacaktır.
  • Çocuğun tanımadığı insanlarla aynı ortamda kalmaması, kalabalık yerlerden ayrılmaması, karanlık ve izbe yerlerden uzak durmasının önemi anlatılarak; ailesi dışındaki hiç kimseden ilaç, yiyecek ve içeçek almaması tavsiye edilmelidir.
  • Televizyon ve bilgisayarın, çocukların odasından çıkarılarak, evin ortak alanına konulması; internetin veya televizyon kanallarının bir imkan olarak sunduğu güvenli çocuk hattı seçeneğinin kullanılması bu konuyla ilgili alınabilecek önlemlerin sadece bir kısmıdır.
  • Aileler, çocuklarına bu tavsiyeleri verirken en önemli konu; çocuklarımızla kurduğumuz iletişimin kalitesinin ne olduğudur. Çocuklarımızla konuşmamız ve onları eğitebilmemiz için en önemli ilke, sadece sorun anlarında değil, sorun anının dışında çocuklarımızla geçirdiğimiz zamanın kalitesinde ve iletişim yatırımlarımızda gizlidir. Aksi takdirde, sadece sorun anında konuşulan çocukla herhangi bir gelişim kaydedebilmemiz çok da mümkün olmamaktadır. Çoğu zaman sorun çözülemediği gibi, var olan sevgi bağlarımız da zedelenebilmektedir.

Mahremiyet eğitimi okulda nasıl verilebilir?

Sınıfta, okul psikolojik danışmanı tarafından ekteki resimde hazırlanmış olan akıl haritası tahtaya çizilerek, haritadaki numaraların sırasına uygun olarak öğrencilere sunum yapılabilir. Ayrıca belirli kaynaklardan yararlanılarak, konuyla ilgili pedagojik açıdan uygun karikatürler ve gerçek hikâyeler ile etkinlik desteklenebilir. Okul psikolojik danışmanının sınıf öğretmenleri ve öğrencilerle diyalogu, ne kadar kaliteli olursa o kadar çok malzemeye ulaşabilir, öğrendiği detayları çalışmalarını planlamakta kullanabilir.







"BAZI KALPLERİN KADERİDİR AŞK"

  “Şiir yazdırmıyor aşk,yaşanırken” diyordu okuduğum satır.   Katılmadığımı belirtmek isterim. Şiir gibi roman gibi sevebilmek hissinden ...